1 Ocak’ta bütün etiketler değiştirildi! Hem asgari ücretten sonra zam, hem yeni yılda zam… Vatandaşa ‘Alo 175’ çağrısı

Raftaki fiyatlar ile kasadaki fiyatların farklı olduğu durumlarda raftaki fiyatın geçerli olduğunu söyleyen Avukat Mücahit Saraçlı, “Raftaki etiket farklı, değiştirilememiş ama kasaya geldiklerinde farklı bir ödeme isteniyorsa, tüketicilerin burada yapacakları tek bir şey var. O ürünü almaya mecbur kalmışlarsa alacaklar ama raftaki etiketin fotoğrafını çekecekler. Yine almış oldukları ürünün fişini alarak alo 175’i arayarak o satış noktasını bildirecekler ya da Ticaret Bakanlığı’nın haksız fiyat uygulamaları kurumuna müracaat ederek gerekli yasal işlemin başlatılmasını talep edecekler” dedi.

2024 yılında geçerli olacak olan asgari ücret 27 Aralık Çarşamba günü açıklanmıştı. Açıklamanın hemen ardından zincir marketlerde etiketler hızla değiştirilmişti. Aynı marketler bu sefer de yılbaşının hemen sonrasında fiyat etiketlerini güncelledi. 1 Ocak itibariyle markete giden vatandaşlar birçok ürünün yeni etiketlerini sosyal medya hesaplarından paylaşarak tepki gösterdi. Tüketici Konfederasyonu (TUKONFED) üyesi Avukat Mücahit Saraçlı ise haksız fiyat uygulamanın son bulması için tüketicilerin şikayet haklarını kullanması gerektiğini söyledi.

Tüketici Konfederasyonu üyesi Avukat Mücahit Saraçlı, “Asgari ücrete yapılacak olan, beklenenin üzerinde zam haberleri dolaşmaya başladığında, Aralık ayının sonlarına doğru bir etiket değişmesiyle fiyatlarda gereksiz artış yapıldı. Sonrasında asgari ücretin belirlenmesiyle de yeniden fiyatlarda artış yapıldı. Bunu karşılığı haksız fiyat uygulamasıdır. Hukuktaki yeri de haksız fiil demektir. Bunun tabi ki birçok cezai şartları da var. 6 bin 502 sayılı yasa, tüketicilerin haklarının korunması için çıkarıldı. Burada açık ve net bir şekilde haksız fiyat uygulamaları ve stokçuluğun önlenmesi amacıyla çıkartılmış bir yasadır” diye konuştu.

Ticaret Bakanlığı’nın 81 ilde çok yoğun çalışmalar yaptığını hatırlatan Avukat Saraçlı, “Tüketicilerin de burada şikayet etme haklarını kullanarak, bilinçli tüketici şeklinde hareket etmeleri gerekiyor. Bu tür karşılaştıkları olaylarda mutlak suretle şikayet haklarını kullanmaları lazım. Fiyatının kısa sürede değiştiğini bildikleri ürünler için hemen fiyat etiketine bakıp, etiketin üzerinde bulunan değişim tarihi mutlak suretle yazmak zorunda. 1-2 gün içerisinde değişmiş bir fiyat etiketi tespit etmeleri halinde bunun fotoğrafını çekip, alo 175 hattına ya da Ticaret Bakanlığı’nın haksız fiyat uygulamaları kurumuna internet üzerinden şikayet etme hakları var” dedi.

Tüketici Konfederasyonu olarak cezai işlem yapılan firmaların ifşa edilmesi gerektiğini söyleyen Saraçlı, “Kimler bu uygulamaları yapıyorsa belirlensin ki tüketiciler de buna göre tavırlarını koysunlar. Ekonominin en önemli kaidesi de arz taleptir. Eğer talepte düşme olursa bu satıcılar, binlerce şubesi olan zincir marketlerde kendilerini düzenlemek zorunda kalacaklar” ifadelerini kullandı.

“ASGARİ ÜCRETİN ARTMASININ BİR ANLAMI YOK”

Ezem Demirel, “Artık fiyatlar sürekli arttığı için fiyatlara bakmadan almaya çalışıyorum. Artık toptan hesaba bakıyorum. Tek tek ne kadar diye bakmıyorum. Çünkü fiyatları bir yerden sonra ezberleyemiyoruz” dedi. Halil İbrahim Demirci, “Bu durumlarla sürekli karşılaşıyoruz. Yılbaşıyla alakalı değil, hemen her gün karşılaşıyoruz. Artık alışkanlık oluştu. Bugün 10 lira olan şeye yarın 100 lira deseler artık normal karşılıyor olduk. Bunun enflasyonla birazda karaborsacılık ve fırsatçılıkla alakalı olduğunu düşünüyorum. Asgari ücret artınca fiyatlarda bu kadar artacaksa asgari ücretin artmasının da bence bir anlamı yok” şeklinde konuştu.

“NE KADAR DENETLENİRSE DENETLENSİN…”

Babasının market çalışanıyla arasında geçen diyaloğu anlatan Dilek Buz, “Market çalışanı babama ‘Abi onun fiyatları düzeltilmedi’ diyor. Babam da ‘Asgari ücrete daha zam gelmedi bunlar neyin zammı’ dedi. Hepsi yapacağını yapıyor. Ne kadar denetlenirse denetlensin, yapacaklarını yapıyorlar” diye konuştu.