
Bugün Bayram konusunda 3’ncü yazı oluyor.
2 gündür hani diyoruz ya, “Şükür Bayram’dan sonra da yaşıyoruz” diye?
İnanın Sosyal Medya’dan resmen “Şükür” yağmuruna tutulduğumu söylesem asla abartmış olmam.
Meğer Bayram esnasında benim gerek Korkuteli’nden gelirken Döşemealtı, yani Düzlerçamı’nda yaşadığım trafik keşmekeşiyle, 3’ncü bayram günü Kemer yolunda meydana gelen 2 kişinin ölümlü kazası ve trafik sıkışıklıklarını yüzlerce Antalyalı da yaşamış.
3’ncü bayram öğleden sonra bizim torunu mutluluktan uçuracak olan Beldibi’ndeki havuza ulaştık. Bayramın güzelliklerini tabi ki çocuklar daha çok ve daha iyi yaşayacak. Bu onların en doğal hakkı.
Biz Pars Poyraz beyin gönlünü almakla meşgul olurken bu arada sosyal medyadan da geri kalmıyoruz.
Kalmıyoruz da, Kemer yolunda meydana gelen ölümlü trafik kazasıyla ilgili her yer resmen çalkalanıyordu.
Dönüş için geç saatte yola çıkmaya karar verdik.
Her ne kadar Beldibi-Konyaaltı arası 25-30 kilometre gibi kısa bir mesafe olsa da, malum bayram tatili ve dolayısıyla piknikçilerin durumu belliydi. O nedenle Beldibi 2’de olan tesisten 21.30 gibi çıkmaya, en azından o saatte trafiğin rahat olabileceğine karar verdik.
Öyle de yaptık.
Tam 21.30’da Beldibi-2 kavşağından Antalya’ya doğru direksiyonu kırdık. Asla abartmıyorum 300-400 metre ya gittik ya gitmedik trafik metrelerce araç kuyruğu oluşturmuş asla akmıyordu.
Ben hiçbir araç sürücüsünün vitesi 2’lediğini sanmıyorum.
Yolu Jandarma da kesmiş, asayiş yada trafik kontrolü yapıyor olamazdı. Zira genelde onlar gidiş değil, geliş istikametinde o uygulamayı yapıyorlardı.
Belki de Polis, trafik ya da asayiş uygulaması yaptığındandı bu yoğunluk?
Yine başlamıştı bizde trafik toto oyunu.
Trafik akmıyor, zaman da geçmiyordu ki o totoyu oynamayalım.
Abartmıyorum Beldibi 2’den Beldibi 1’e giriş olan Jandarma kavşağına geldiğimizde saatler 23.04’ü gösteriyordu. Ben diyeyim 5 siz deyin 10 kilometrelik mesafeyi ya kapsar ya kapsamaz.
Bir ara emniyet şeridinden Polis aracı da geçti. “Ha. Bu ekip eğer ileride varsa kontrol yapan görevlilere yoğunluğu iletir trafik en azından açılır” diye konuştuk kendi aramızda.
“İnşallah temennileri” inanın öteye gitmedi.
Beldibi’nden sonraki ilk tüneli geçtik trafik biraz hareketlenir gibi olsa da aracımızın yürüdüğüne razıydık. Diye, diye Sarısu kavşağına kadar geldik ne yol kesikti ve kontrol falan vardı ne de bir tane polis veya aracı.
Şaşırdım.
Hayretler içerisinde kaldım.
Neden mi?
Sakın ola ki sakın benim abarttığım falan düşünülmesin. 40 yıllık gazeteciyiz gazeteci olmasına da, şükür ki şükür vatanını, milletini ve bayrak altında yaşayan insanlarımızı sevmeyi her şeyden öne bırakmışızdır.
Bu vesileyle.,
Antalya Valiliği Bayram öncesi kendi sosyal medya hesabından bir basın açıklaması yaptı. O açıklama da deniliyordu ki, “Kurban Bayramı tatili nedeniyle 30 Mayıs-11 Haziran 2025 tarihleri arasında trafik tedbirlerimizi arttırdık. Bu 13 gün boyunca 69 bin 829 polis ve jandarmamız görev yapacak.”
“Eee ne var bunda” diyen olacak mı valiliğin bu açıklamasına?
Mutlaka olacaktır da o trafik keşmekeşlerini hatta ölümlü motor kazası sırasındaki yoğunluğu ve de dönüşteki çileyi yaşayan, benim gibi aynı saatleri geçiren nice çocuk, yaşlı ne bileyim aralarında hastaların da olabileceği kişiler adına diyorum ki, “13 gün görev yapacak dediğiniz 69 bin 829 Polis veya Jandarmanızdan çok değil 10 tanesini trafiğin yönlendirilmesi için o mıntıkada görevlendirseydiniz en azından kendi adıma ben 21.30’da yola çıktığım Beldibi’nden gelip, gece yarısı 24 gibi evimin kapısını açıyor olmazdım.”
Nokta.
Şükür beni evime kavuşturana.