Kepez mâlum nüfus olarak Antalya’nın en büyük ilçesi. Dolayısıyla en çok seçmen sayısına sahip. Nüfus yapısı bakımından Antalya’nın İstanbul’u gibi. Kozmopolit bir yapıya sahip. Özellikle son beş yıldır ekonomik nedenlerden dolayı Konyaaltı’ndan ve Muratpaşa’dan göç almış bir ilçemiz. Seçmen profilini bu göçler bir miktar değiştirmiş olabilir.
Bu değişim daha çok CHP’nin lehine bir değişim olarak görünüyor.. Gelelim şimdi asıl mevzumuza. Kepez’de kıran kırana bir seçim yarışı sürüyor desek, yalan olur. Ama Akparti ve Chp arasında bir yarışın olduğu gerçek. CHP’nin adayı Mesut Kocagöz, eski Akpartili. Akpartili Erdal Öner ve Hakan Tütüncü zamanında başkan yardımcılığı ve Kepez ve Büyükşehir meclis üyeliği, Menderes Türel zamanında şirket genel müdürlüğü ve birçok şirkette yönetim kurulu üyelikleri yapmış bir bürokrat. Erdal Öner’in Chp Kepez Belediye Başkan adayı olduğu seçimde onun yanında yer almış; bir sonraki seçimde Akparti’den Kepez ve Büyükşehir meclis üyesi seçilmiş.
Ama Erdal Öner’le ilişkileri hep devam etmiş. Bu gün de Öner kendisine sıkı destek veriyor. Başta Akparti olmak üzere MHP ve İyi Parti’nin üst düzey yöneticileri de dahil olmak üzere pek çok yerel yöneticisi ile iletişimini hiçbir zaman kesmemiş bir siyasetçi. Türkiye ve Antalya siyasetini iyi kokluyor, siyaseten ne zaman hangi adımı atacağını ve nerede duracağını çok iyi biliyor. Antalyalı olması da kendisi için büyük avantaj. Rakibine gelince. Aslen Burdurlu olan Rıza Sümer, bir hukukçu. Akparti’ye ve partinin ilkelerine, parti kurulduğu günden beri sıkı sıkıya bağlı; bir Erdoğan sevdalısı. Bu güne kadar çizgisinden asla taviz vermemiş bir siyasetçi.
Başarılı bir il başkanlığı dönemi geçirmiş. Siyaseti çok iyi biliyor. Genel Merkez’de ve yerel siyasette bir karşılığı var… Kocagöz, Sümer’e göre başlangıçta hızlı bir çıkış yaptı. Ve özellikle son derece profesyonel çalışan basın yayın ve halkla ilişkiler ekibi kendisine bu ivmeyi kazandırdı. Biz buna piar çalışması diyoruz. Her an her saniye yapılan çalışmaların kamuoyuna en iyi ve en hızlı şekilde iletilmesi oldukça önemli. Bu konuda Kocagöz’ün ekibi oldukça başarılı. Elbette büyük ve görkemli tanıtım toplantıları, görkemli mahalle mitingleri Kocagöz’ü biraz daha belirgin hale getiriyor.
Sümer’in piar ekibi ise bu konuda pek başarılı görünmüyor. Ne olduğu anlaşılmayan paylaşımlar ve anlamsız, silik fotoğraflar Sümer’i tam anlamıyla öne çıkarmaya yetmiyor.. Bu önemli mi? Elbette önemli. Partilerin adaylara olan desteğine gelince. Chp, adayının arkasında duruyor. Kocagöz kendi çabalarıyla İyi Partili ülkücü dostlarının da desteğini almış durumda. İyi Partililer birçok yerde olduğu gibi Kepez’de de kendi adaylarından çok CHP’nin adayını destekliyor. Bağımsız çalışmayı daha çok seven Kocagöz, bu özelliğini farklı görüş ve düşüncedeki insanlara harcadığı mesai ile avantaja dönüştürmeye çabalıyor.. Akparti Sümer’in arkasında duruyor durmasına ama Kepez MHP İlçe örgütü Akparti’den daha heyecanlı ve daha istekli duruyor.
Özellikle MHP Kepez İlçe Başkanı Servet Ersoy gece gündüz cansiperâne çalışıyor. Demem o ki Kepez’de MHP teşkilatı daha dinamik ve daha heyecanlı bir şekilde Sümer’in yanında duruyor. Aday gösterilmeyen Bahattin Bayraktar’ın küçük de olsa bir kırgınlığı mı var acaba diye insanın aklına gelmiyor değil! Sonuçta yıllarca Kepez ilçe başkanlığı yapmış Bayraktar’ın ilçe örgütü üzerinde önemli bir etkisi var.. Elbette Kepez’de önemli işlere imza atan Tütüncü’nün Sümer’e olan desteği yadsınamaz. Akpartili Tütüncü’nün Kepez’e kattıklarıyla Sümer büyük bir avantaj elde ediyor aslında.
Ne var ki Kepez’de Tütüncü, kendisinden ziyade Sümer’i daha çok öne çıkarmalı. Sümer de Tütüncü’nün hizmetlerinden ve gölgesinden bir an önce sıyrılmalı; kendisini ve kendi projelerini daha çok ön plâna çıkarmalı. Sümer’in arkasında yalnızca Tütüncü yok elbette. Eski Dışişleri Bakanı ve Akparti’nin dinamosu Mevlüt Çavuşoğlu, Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Akparti ve MHP milletvekilleri de Sümer’e yoğun destek veriyorlar..
Adayların projelerinden söz etmeyeceğim. Beş aşağı beş yukarı Antalya’da projeler birbirine yakın. Nasıl yakın olmasın ki? Gerek Kepez’de gerekse Antalya’da sorunları artık ilkokul öğrencileri bile biliyor. Yapılması gerekenleri de. Önemli olan kararlılıkla bir an önce bu projeleri hayata geçirip sorunları çözmek. Ve inandırıcı, hayata geçirilebilecek projeler ortaya koymak.. Bunca lâf salatasından sonra gelelim asıl konuya. Peki Kepez’de seçimi kim kazanır sorusuna.. Her zaman yazdığım ve söylediğim gibi; vatandaş bu seçimde ekonomiyi ve buna bağlı olarak genel siyaseti oylarsa Akparti’nin sâdece Kepez’de değil, tüm ülke genelinde işi zor görünüyor.. Yok, yerel yönetici seçecek; adaya göre oy verecek olursa, her iki adayın da şansları eşit duruyor. Ancak Mesut Kocagöz, Rıza Sümer’e göre bir adım önde görünüyor. Elbette seçim gününe kadar çok şey değişir. Bu arayı kapatması için Rıza Sümer’in, ekibini gözden geçirmesi, kontrolü elden bırakmaması ve daha çok çalışması gerekiyor. Kepez’de özellikle Dem Parti’nin ve Yeniden Refah Partisi’nin alacağı oylar da bu seçimi etkileyecek elbette… Seçime kadar çok şeyin değişeceği bir gerçek; bekleyip göreceğiz…
Bu arada sözün sonunda bir şeye daha dikkatinizi çekmeden geçemeyeceğim. Tütüncü’nün Büyükşehir’de seçilmesi durumunda; Kocagöz’ün CHP’den seçilmesine rağmen Akparti’ye geçme ihtimali de çok uzak bir ihtimal olarak görünmüyor. Bunu da bir kenara not edelim… Hatırlatmadan geçemeyeceğimiz bir başka husus da hem Antalya’da hem de ülke genelinde seçim çalışmaları için su gibi oluk oluk paralar akıtılıyor. Acaba en küçük bir gecikmede gariban vatandaşa faiz üstüne faiz bindiren, bir kira gelirinin peşine onlarca personeli takan sayın Maliyemiz, adaylara bu paraların kaynağını soruyor mu ya da soracak mı? Sonuçta bir belediye başkanının, başkan yardımcısının, müdürün, bürokratın maaşı bellidir. Bu çılgınca harcamaların bu maaşlarla yapılması mümkün mü acaba? Vesselâm…