Son zamanlarda habercilere mi bir şey oldu, yoksa gazetecilikte stil mi değişti de biz çok mu geride kaldık inanın anlaya bilmiş değilim.
Bizim meslekte 5N1K ilkesi vardır ya hep.,
Google amcama yazıp, “Bu ne demek” diye sorduğunuzda karşınıza, “5N1K yöntemi, bilgiye ulaşmada bireyleri düşünmeye ve sorgulamaya teşvik eder” ibaresi çıkar.,
“5N1K açılımı temel sorular ile ifade edilir. “Ne, nerede, ne zaman, nasıl, niçin, kim” sorularının kullanılmasıyla konunun derinlemesine incelenmesi ve ayrıntıların yüzeye çıkarılması amaçlanır” diye de gazeteciliğin ana ilkesi tamamlanır.
Ancak geçtiğimiz gün karşıma, “Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) yaptığı ”Yaşam Memnuniyet Araştırması” sonucunda illerin mutsuzluk oranını açıklandı” diye bir haber çıktı.
Haberin içerisinde Antalya vurgulaması olur da peşine düşmez miyiz?
Düştük.
Ve denmiş ki.,
“Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK), 2023’te paylaştığı verilere göre, mutluluktan uzakta olan şehirlerin başında Diyarbakır var. İkinci sırada da Antalya.”
Raporun demografik açılımında insanların mutsuzlukları ekonomik koşullara bağlanmış. Diyarbakır’dan sonra en mutsuz şehirler şöyle: Antalya, Trabzon, İzmir, Ankara ve Samsun.
2024 mutsuzluğu da önümüzdeki günlerde açıklanacakmış.
Benim gibi emeklinin maaş zammını kafasına göre hesaplayan TUİK’ciğe zerre inanmıyorum da, inanmış gibi yapıyorum!.
Döndüm tekrar geriye.
Yani Google amcama.
“Ya amca. Allah aşkına ‘’Yaşam Memnuniyet Araştırması’ deniyor da bunun belli kriterleri yok mu? Varsa nelerdir. Yoksa neden yok” diye sordum karşıma abuk sabuk şeyler çıktı ama ortada net bir kriter cevabı yoku.
Çoğunluk ekonomiye dayalı vurgulamalar.
Antalya’da yaşayan 2.5 milyon kişi arasında % 12 si mutsuz muş.
“Mutlu olmayanları tutmayalım” diyesi geliyor insanın.
Misal Türkiye’nin en mutlu şehri Sinop muş.
Adı bile güzel Sinop’un da.
Hatta hakikaten Kuzey’in incisi bir kenttir kent olmasına da, Ben hem Antalya’da yaşıyor olup hem de memnuniyetsizliğe hakikaten anlam veremedim.
Bir de, “Dört mevsimin bir arada yaşandığı dünya şehri” diye adlandırırız Antalya’yı da- Mutlu olmak istemeyenleri nasıl mutlu edebiliriz ki arkadaş?
15 dakikaya deniz kenarından kar oynamaya gide bilirsin.
Şehir merkezinden çıkıp, 10 kilometre sonra piknik yani mesire alanına ulaşa bilir.,
Çocuk parklarında varsa torunlarını, çoluk-çocuğuna eğlendirmen mümkün.
Yaz ayları için deniz desen dünyada eşi benzeri yok.
Nerede oturursan otur en fazla 20 dakikaya ayağını denize sokabilme şansına sahipsin.
Kaç ülkenin şehrin göbeğinde plajı var.
Antalya’da bu mevcut.
Peki ama memnuniyetsizliği benliğinde olanlara tüm bunları anlata bilmem mümkün mü?
Cennetten memnun değilsen Cehennem için seni tutmayalım arkadaş.