DOLAR 32,2053 % -0.22
EURO 35,1156 % -0.22
STERLIN 41,0337 % -0.05
FRANG 35,4067 % -0.62
ALTIN 2.500,70 % 1,40
BITCOIN 67.135,62 0.391

VAKTİNE KALAN SÜRE

:
için vakti

Teleferikte suçlu aranıyor!..

Yayınlanma Tarihi : Google News
Teleferikte suçlu aranıyor!..

 

Antalya’da elim bir teleferik kazası yaşandı mı?

Söz konusu kazada bayram tatili için ailesiyle birlikte şehrimize gelen bir vatandaşımız yaşamını yitirip, yanındaki ailesi de aynı kazada yaralandı mı?

170’in üzerindeki teleferik kazazedesi insanlar 23 saat boyunca kurtarılmak için umutla bekleyip, 600’ün üzerindeki kurtarma ekibi söz konusu operasyondan yüzlerinin akıyla çıktı mı?

Hepsine koca bir, “EVET” değil mi?

Hem de defalarca.

Kaza 12 Nisan Cuma akşam üzeri oldu. 14 Nisan akşamı ise ANET’in 1 Aralık tarihine kadar Genel Müdürlüğü’nü yapmış olup, 31 Mart’ta Kepez Belediye Başkanlığı’na seçilen Mesut Kocagöz başta olmak üzere toplam 5 kişi, mahkemenin kazadan bir gün sonra bilirkişi ön raporu doğrultusunda tutuklama kararı verilmiş ve tutuklanmışlardır.

Söz konusu bu gelişmenin ardında, konuyu siyasi platforma çekilmeye çalışıldığını söyleyen siyasiler, kendi çaplarında “Haksızlık” adını koydukları protesto eylemlerine geçtiler.

Adliyenin önünde, CHP İl Başkanlığında, sosyal medya ve yazılı ile sözlü basının tamamında bunlara yer verildi.

Kim kime herhangi bir fırsat verirse herkes o fırsatı en iyi şekilde kullanmaktan geri durmaz değil mi?

Misal.,

“Mesut Kocagöz CHP’li değil de AK Partili yeni seçilen bir belediye başkanı olmuş olsaydı yine de tutuklanır mıydı?”

Ben o kadar uzununu bilemem.

Hukuka da siyasetin bahane edileceğine asla inanmam.

Ama mantığım “Takdir hakkı” olayına hep sıcak bakar. Dolayısıyla ortada vahim, bir o kadar da hazin şekilde baş göstermiş teleferik kazası olayı vardır. Şirkette nüfus ya da imza yetkisinin olduğunu tespit ettiklerinizi atın içeri gitsin öyle mi?

Böyleyse dilin kemiği yok ki millet açar ağzını, yumar gözlerini.

Olayın siyasi olduğunu da söylerler, “Falanca partili olsaydı yine aynı karar mı çıkardı” gibi mantık dışı sorular da sorulur.

Ben de bir başka mantıksız ama olaya az çok oturabilecek soru sora bilir miyim?

Senaryo yazmasını emin olun hiç bilmem, birilerine yalakalık yapmayı da asla beceremem de, takılan da takılıyor kafaya arkadaş.

Ve soruyorum.

31 Mart seçimlerinde Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığını CHP’li Muhittin Böcek değil de AK Partili Hakan Tütüncü kazanmış olsaydı.,

Tütüncü de 2 Nisan’da mazbatasını alıp, hiç vakit geçirmeden Belediye’nin tüm şirketlerine-ki ANET dahil.

Atamalarını yapsaydı.

O atamaların ardından 12 Nisan Cuma, yani bayramın son günü teleferik kazası baş gösterseydi.

Sorumlular seçimi kaybedip gidenler mi yoksa yeni oluşan şirket yönetimleri mi olurdu?

Öncelikle eskinin bıraktıklarını durdurup, göreve gelenler sizce teleferiği işletmeye devam mı ederlerdi yoksa, “Biz geldik arkadaş. Keyfimiz ne zaman yeterse teleferiği o gün işletmeye açarız” mı demesi beklenirdi?

Hatta ve hatta, “Nasılsa teleferiğe bir şey olursa sorumlusu biz değil eskiler” der geçerler miydi?

Neyi nereye çekersen çek arkadaş.

Kazadan bir gün sonra yani son kazazedeler kurtarıldığı saatlerde oluşturulan geçici bilirkişi raporlarıyla Kepez’e Belediye Başkanı seçilen çiçeği burnunda bir başkan ile ANET’in 4 çalışanına tutuklama.

Kesin kaza raporu, ne bileyim varsa ihmalin tespiti. Hatta seçimlerden dolayı kesilen ilişkilerin durumları falan.,

Beklenemez miydi?

Hiç kimsenin yine bana göre kaçma ne bileyim delil karartma gibi herhangi şeyleri söz konusu da olmayacağına göre.,

Bence beklene bilinirdi.

Çünkü her şeyin en güzel ilacı zaman.

Madem bekleyemediniz. O zaman benim de bir çift sözüm olacak değerli hukukçularımıza.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yetkilileri kazanın olduğu teleferik için uygunluk raporu vermiş. Tarih 26 Haziran 2023. O raporu verenlerin bu kazada hiç mi suçları yok.

Bakan dahil.

YORUM YAP