Günlerden pazartesiydi ancak, her gün sabahın erken saatinde Konyaaltı Sarısu Mahallesindeki iş yerine giden dostum Sefa Meray, yolda giderken bir ara kendi kendine, “Bugün hakikaten pazartesi mi ki” diye sormuş.
Antalya’nın en işlek yolları bile bomboş olduğundan.
Ama 1 Mayıs İşçi Bayramı nedeniyle tatil günü olmasını hiç hesaba katmadığından.
Tatil günleri bir başka oluyor Antalya Cadde ve sokakları. Mesai günlerinde ise bambaşka.
Cuma ile cumartesi arasındaki fark bile insana direkt etki ediyor.
Geçtiğimiz Pazar günü Muratpaşa Belediyesi’nin Yağlı Güreş organizasyonu vardı. Spor ’un her kategorisi benim olmazsa olmazımdır da, yağlı güreşin de resmen hastasıyımdır. Yer ya da uzaklık fark etmeksizin gider yerinde çıplak gözle izlemekten kaçınmam. Evde değilsem cep telefonumdan o günkü güreşleri mutlaka takip ederim.
Kırkpınar’a gitmek nasip olmadı da, Elmalı’da da yağlı güreşi takip ettim Muğla Köyceğiz’dekini de.
Seydikemer güreşleri vazgeçilmezimdir zira Seki yaylasının özelliği bir başka.
Ne var ki bir dostumun hatırından dolayı Muratpaşa’nın Konuksever’deki yağlı güreşlerine gitmek yerine Belek’te bulmuştum kendimi.
Mehmet Aygün’ün Titanik Oteli’nde işi varmış beni de arkadaş olmam konusunda ikna etti gittik. Personel iş çıkışına denk gelmiş olacağız ki otelin önü otobüs, minibüs ne bileyim bir sürü araç trafiğiyle karşılaşmıştık. Belek-Kundu-Aksu güzergâhlarının trafiğini resmen Arapsaçına çevirmişti.
Araçlar milim milim gidiyor desem abartmış olmam.
Antalya’nın her yeri turizm de, buraları gördükten sonra Kemer, Beldibi, Çamyuva ve Tekirova güzergâhları gözümün önünden film şeridi gibi geçiverdi.
Biz okullar kapanmaya doğru gidiyor. Ne güzel servis araçlarından kurtulacağız diye beklerken otel servislerini niye unuturuz ki?
Ne yazık ki personel çıkış saatleri ile birlikte Kadriye, Belek, Kundu ve Lara istikametleri ciddi şekilde trafiği çekilmez oluyor. Bırakın ara yollarını ana yollar dahi keşmekeşe dönüşüyor.
Yok mu buna bir çare ki?
Özellikle Büyükşehir Belediyesi’nin Ulaşım Daire Başkanlığı diye bir birimi vardır. Gazipaşa’dan Kaş’a, Elmalı’dan Akseki’ye her ulaşım konusunun çözümlerinden sorumlu bu birimde çalışan ya da çalışıyor gözüken o kadar çok uzman, bilirkişi ne bileyim adına ne koyarsanız o türden kişiler var ki altlarında bindikleri kiralık araçların parasını dahi vatandaş veriyor.
Bulabiliyorlar mı turizm bölgelerindeki trafik sıkıntılarına bir çözüm?
Hak getire..
Her otelin personel iş çıkış saatleri aynı olmak zorunda mı?
Antalya gibi özellikle yaz aylarının Türkiye’nin en yoğun illerinin başında gelme özelliği bazı yaptırımları da beraberinde getiremez mi?
Getiremezse senin Şırnak’ın dağ köyünü yöneten Belediye Başkanı ile aranda ne fark kalır?
Kemer-Kundu-Belek gibi yerlerdeki otellerin servislerini Antalya trafiğinin en yoğun olduğu saatlerde şehir içine alıp almamak bu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı ya da Valisinin elinde olması gerekir. Aksi takdirde her geçtiğimiz gün zaman Antalya kentinin aleyhine işliyor ve gelecek hiçte iç açıcı gözükmemektedir.
Zira Antalya hiç kimsenin yan gelip yatma yeri değildir.